yalandunyam
SELAMÜN ALEYKÜM HOŞGELDİNİZ SİTEMİZE
ÜYE OLMASAN BİLE BİR İKİ KELİME OKUNMANI TAVSİYE OLUNUR


Join the forum, it's quick and easy

yalandunyam
SELAMÜN ALEYKÜM HOŞGELDİNİZ SİTEMİZE
ÜYE OLMASAN BİLE BİR İKİ KELİME OKUNMANI TAVSİYE OLUNUR
yalandunyam
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Alay etmenin cezası

Aşağa gitmek

Alay etmenin cezası Empty Alay etmenin cezası

Mesaj tarafından NuR-38 Salı Kas. 17, 2009 7:04 pm

Gavs-ül-Memdûh hazretleriAlay etmenin cezası Smiliv bir gün dergâhın önünde otururken Abdürrahîm Efendiyi huzûr-ı şerîflerine çağırdı. Şam'a gidip gitmediğini sordu.

O da;
"Gitmedim efendim" deyince;

"Şu tarafa bak bakalım ne göreceksin?" buyurdu.

İşâret ettiği yöne baktığındaAlay etmenin cezası Smiliv yemyeşil bahçeleriyleAlay etmenin cezası Smiliv Şam'ın karşısında durduğunu hayretle gördü. Şam'ı merakla seyrettiğini gören Gavs-ül-Memdûh;

Abdürrahîm! Boşi köyü buradan uzakta mıdır görülebilir mi?" buyuruncaAlay etmenin cezası Smiliv rüyâdan uyanır gibi Şam gözlerinden silindi ve hocasına;
"O köy buraya uzaktırAlay etmenin cezası Smiliv görünmez efendim." diye cevap verdi.

Bunun üzerine;

Doğu tarafına bak!" buyurdu.

O anda küçük bir tepenin yamacında kurulmuş olan Boşi köyü gözünün önüne geldi. O anda köyün bir kenarındaAlay etmenin cezası Smiliv Gavs-ül-Memdûh'un talebelerinden birkaç tânesi oturmuş sohbet ediyorlardı. Köy bekçisi de yanlarında sırt üstü uzanmış yatıyorAlay etmenin cezası Smiliv talebelerle alay ediyordu. [/size]
Gavs-ül-Memdûh;

"Abdürrahîm! Bekçinin arkadaşlarınla alay ettiğini görüyor musun?" diye sordu.

O da;

Görüyorum efendim. Eğer müsâade buyurursanız hemen hakkından geleyim." diye sordu.

Hocasının hiç cevap vermemesinden cesâretlenerek ayağını hızla bekçiye doğru salladı. Allahü teâlânın izniyleAlay etmenin cezası Smiliv ayağı bekçinin tam karnına isâbet etmiş kiAlay etmenin cezası Smiliv birden karnını tutmaya ve feryâd etmeye başladı. Bir daha vuracaktıAlay etmenin cezası Smiliv fakat Gavs-ül-Memdûh;

"Yeter yâ Abdürrahîm!" buyuruncaAlay etmenin cezası Smiliv durdu.

Boşi köyü de gözünden kayboldu. Hocasının bu kerâmetlerine hayran kalmıştı.
adamdan on gün geçmişti. Boşi köyünün bekçisiAlay etmenin cezası Smiliv yüzü sarılı bir hâlde Gavs-ül-Memdûh'un huzûruna çıkarıldı. Ağzı sol kulağına kadar eğilmişti. Eğilen taraf kırış kırış olmuşAlay etmenin cezası Smiliv diğer tarafı da davul zarı kadar gerginleşmişti. Bu sebeple ne ağladığı ne güldüğüAlay etmenin cezası Smiliv ne de konuştuğu anlaşılıyordu. Zor konuşabilen bekçi;

Aman yâ Hocam! Allahü teâlâyı zikreden talebelerinle alay ederkenAlay etmenin cezası Smiliv birisi şiddetle karnıma vurdu. O anda bütün vücûdum hareketsiz kaldı. Ağzım da bu hâle geldi. Bundan böyle hatâmı anladım ve tövbe ettim. Ne olur beni affediniz ve ağzımın eski hâle gelmesi için duâ ediniz." diyerek ağladı.

Gavs-ül-Memdûh onun bu durumuna çok üzüldü. Merhamet edip ellerini kaldırarak duâ etmeye başladı. Sonra mübârek elini bekçinin yüzüne sürdü. O anda bekçinin ağzıAlay etmenin cezası Smiliv Allahü teâlânın izniyle eski hâline geldi
NuR-38
NuR-38
ADMİNİSTRATOR
ADMİNİSTRATOR

Kadın
Mesaj Sayısı : 28
Yaş : 31
Nerden : ----
Kayıt tarihi : 05/11/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz